Sultan Süleyman'ın ölümünden sonra II. Selim padişah oldu. Bunun eşi Venedikli Asilzade kızı Nurbanu Sultan politikadan anlayan çok akıllı bir kadındı. Sultan Süleyman'ın dönemin de II. Selim'i destekleyen Paşa'lara hizmetlerine karşılık kızlarını verdiler. Bu olaylar hakkında her zaman ki gibi merhum dedemin notları mükemmel bir kaynaktır. Şimdiye kadar hiç bir tarihci'nin bilmediklerini merhum dedem yazmış. Keşke bunları yayımlasaydı. Ama ömrü vefa etmedi, belki de yayımlamak istemiyordu? Aile içi sırların dışarıya yansıtılması zaten çok hassas bir konu. Bu yüzden de buraya eklemek istediğim pek çok belgeyi ailemin karşı gelmesinden dolayı yayımlayamıyorum.
Şimdi dedemin notlarından Sultan II. Selim'in kızları hakkında bir kaç detayı okuyalım:
(...) Şehzade Sultan Bayezid'in müessiff katlinden sadece bir hafta sonra Sarı Selim zevcesi Venedikli Hatun'un mütemadi lakırdısından pek bıkmış halde üç kızınıda kendisinin tarafını tutan Paşa'lara hediye etmiştir. En başta pek mühim bir entrikacı olan Hırvat Asilzadesi Mehmed Sokoloviç namı diğer Sokollu Mehmed Paşa'ya büyük kızı İsmihan Sultan'ı vermiştir. Düğün masraflarını ufak tutmak ve diğer entrikacı Vezirleri müteessir etmemek için aynı gün zarfında üç Sultan beraber nikahlanmışlardır. Bu suretle Sokollu Mehmed Paşa'ya İsmihan Sultan, Piyale Paşa'ya Gevherhan Sultan ve Çakırcıbaşı Hasan Paşa'ya da Şah Sultan verilmiştir. Cümlesi'nin düğün ve nikah merasimi 30 Zilkade 969 tarihin de vuku bulmuştur.
Biçare Sultan'ların ne derece mey'us ve bitab olduklarını tahmin etmek mümkün değildir. Yegane ebeveynleri'nin ihtirasları sebebinden arzu etmedikleri ve babaları yaşında adamlara nikahlanmışlardır. Gevherhan Sultan bu acı hayata pek uzun boyun eğememiş ve henüz 30 yaşlarında ebediyete intikali vuku bulmuştur. Ablası İsmihan Sultan henüz 40 yaşını aşmış hal de vefat etmiştir. Şah Sultan ise gene 30 yaşlarında hakkın rahmetine kavuşmuştur. Bu üç Sultan'ın en ufakları Fatma Sultan'da biçare 40 yaşına erişmeden gözlerini ebediyyen kapatmıştır. (...) Şah Sultan'ın zevci Çakırcıbaşı Hasan Paşa Çerkes olup Anapa diyarından gelmiş ve Enderun mezunu pek itibar sahibi bir adamdı. Bu Paşa için muhtelif kimseler Rus olduğunu söylüyorlarsada Çerkeslerin Kabardey boyuna mensup çok mert bir Askerdi. Zaten Şah Sultan'ın bu Hasan Paşa ile evlendirilmesin de ki sebeplerden biri de Çerkeslerin desteğine malik olmak ve Şehzade Mustafa'nın ardından matem tutan Çerkes ümerasını kendi taraflarına çekmekti. Zaten Hasan Paşa'da merhum Şehzade Mustafa'nın validesi'nin yeğenlerindendi. Aile için de Hasan Paşa'ya Hain denilse de bu pek isabetli değildir. Zira Hasan Paşa fevkalade hakşinas bir zat idi ve Şah Sultan'la olan nikahı ailesine ve karındaşlarına hizmet etmek içindi. Neden bu sebepten Şah Sultan'la evlenmesinden bir süre sonra Sarı Selim'den, Bursa'da biçare olan Mahidevran Haseki ve diğer aile mensubatı'nın himaye edilmesini rica etmiştir. Bu ricasıda kabul edilmiştir (...) Kırım Tatarları ile harp eden Çerkeslerin muhtelifi Memaliki Osmani'ye iltica ettiğin de bunları kendi Sarayında misafir etmiş ve yetim çocuklarıda Enderun'a alınmalarına himmet etmiştir (...) Hasan Paşa'nın ailemize ve devlete pek çok hizmeti inkar edilemez bir hakikattir (...) Maateessüf Hasan Paşa pek yaşlı olmadan vefat etmiştir. Paşa'nın vefatından bir sene sonra Sarı Selim kızını Zal Mahmud'a vermiştir. (...)
Keine Kommentare:
Kommentar veröffentlichen